T24 Haber Merkezi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bilkent Üniversitesi Sosyal Demokrasi Topluluğu’nca düzenlenen Gençlik Buluşması’nda konuşuyor.
Özel’in konuşmasından satır başları şöyle:
“Biz Cumhuriyet Halk Partisi’nde 14 ve 28 Mayıs sürecinde siz gençlere daha önceden verdiğimiz sözü tutamamanın, cumhuriyetin kurucu partisi olup cumhuriyetin yüzüncü yılında yapılacak seçimlerde cumhuriyetin yüzüncü yılında Türkiye’yi yönetecek kadroların, cumhuriyetin kurucu kadrolarına, liderlerine, liderine husumet değil minnet duyanlar olması gerektiği gerçeğiyle bir mücadele verip, çok umutlanıp, çok umutlandırıp, aslında çok çalışıp sonra da büyük bir hayal kırıklığı yaşadık ve yaşattık.
Sonrasında CHP’de bir kurultay süreci, bizim deyimimizle bir değişim süreci yaşandı. Ben her seçim sonucunun siyasilere yazılan birer mektup olduğunu, sandıktaki kolektif, birleşmiş aklın hatta sandığa gitmeyip konuşmayan aklın o toplam bileşik aklın bir mesaj verdiğini, o mesajı doğru okuyanların siyasette iyiye gittiğini, okuyamayanların da kötüye gittiğini adımın Özgür olduğu kadar inanarak savunan biriyim. Ömrüm boyunca bunu savundum.
26 yaşlarından bugüne kadar hep bunu gördüm; seçmenin mesajını alırsan doğruyu yaparsın, almazsan tükenme sürecin başlar.
İlk aday olduğum süreçte asla kongreyi kazanamayacağımızı, adaylık için gerekli olan 60 imzayı dahi toplayamayacağımız söylenirken bize inanan genç, dinamik kadrolarla biz CHP değişmezse seçmenin duygusal kopuş yaşadığını, sandığa gitmeyeceğini, katılım oranlarının düşmesinin iktidar partisine yarayacağını ve küskün muhalif seçmenin bize çok ağır bir bedel ödeteceğini savunduk ve yola çıktık.
‘İkna edemezsiniz’ diyen delegeleri, değişime inanan kadrolarımızın samimiyetini gözlerinden gören sokaktaki insanlar ikna etmeye başladı. Delegeler çok katıdır dediler. Katıydılar ama tıraş olurken berber delegenin kulağına partinizde değişim olmazsa işiniz zor demeye başladı. Bizim delege asansöre binerken değişim karşıtıydı. Son anda içeriye bir üniversite öğrencisi girdi. Dedi ki üçüncü katta oturan delegeye, ‘Hafta sonu oy kullanmaya gidiyorsunuz, değişim olmazsa ben oy kullanmayacağım, Türkiye’yi terk edeceğim.’ Bizim delege asansörde değişti.
Yaş ortalaması 43 olan bir parti meclisimiz, yaş ortalaması 46 olan bir merkez yönetim kurulu üyelerimiz var. MYK üyelerimiz gölge kabine olarak görev yapıyorlar. 17 bakana 1 cumhurbaşkanı yardımcısına karşılık 18 ismin yarısı kadın yarısı erkek. Tayyip Erdoğan burada 17 erkek görevlendiriyor. Tek kadın görevlendiriyor ona da diyor ki sen aile bakanısın. Sen dışişlerinden, ekonomiden, eğitimden, kültürden anlamazsın; sen aileden anlarsın, sen aile bakanısın diyor kadınlara.
Güncellenecek…