Atlantis efsanesi gerçek mi? İşin uzmanları değerlendiriyor

1

Bilimsel veriler ve uluslararası uzman görüşleriyle desteklenen bu keşif, okyanusun gizemli geçmişine ışık tutuyor.

Uluslararası bir araştırma ekibi, Atlantik Okyanusu’nun orta sırt bölgesinde, deniz tabanında alışılmadık kaya örnekleri topladı. Bu kayalar, 200 milyon yıldan daha eski bir döneme ait granitik yapılar içeriyor; bu tür yapılar genellikle kıtasal kabukla ilişkilendiriliyor.

ABD’deki Columbia Üniversitesi’nden jeolog Dr. Maureen Raymo, “Atlantik’in bu bölgesinde kıtasal kabuk kalıntıları bulmak beklenmedik bir durum. Bu, bir zamanlar burada bir kara parçasının var olduğuna işaret edebilir” dedi.

Nature Geoscience’ta 2025’te yayımlanan bir çalışma, bu kayaların kimyasal bileşiminin, bilinen okyanus tabanı bazaltlarından farklı olduğunu ve eski bir kıtadan kopmuş olabileceğini gösterdi.

ATLANTİS EFSANESİ Mİ, JEOLOJİK GERÇEK Mİ?

Platon’un MÖ 360 civarında yazdığı diyaloglarda bahsettiği Atlantis, batık bir ada uygarlığı olarak yüzyıllardır merak uyandırıyor.

Yeni bulgular, bu efsaneyi yeniden canlandırdı. İngiltere’den jeofizikçi Dr. Robin Cocks, “Bu kayalar, Atlantis’in tam olarak nerede olduğuna dair bir kanıt sunmuyor, ancak Atlantik’te kaybolmuş bir kara kütlesi fikrini destekleyebilir” yorumunda bulundu.

Ancak uzmanların çoğu, bu oluşumların Atlantis’ten ziyade, Gondwana gibi eski süper kıtalardan kopan mikro kıtalarla bağlantılı olabileceğini düşünüyor.

Earth and Planetary Science Letters’ın 2025 analizi, bu kayaların 250 milyon yıl önceki Pangea ayrışmasıyla ilişkili olabileceğini öne sürdü.

BİLİMSEL BULGULAR VE TARTIŞMALAR

Keşfedilen kaya örnekleri, Atlantik Orta Sırtı’nda, Azor Adaları’nın yaklaşık 1.500 kilometre güneyinde bulundu. Bu bölge, tektonik plakaların ayrıldığı ve yeni okyanus kabuğunun oluştuğu bir alan olarak biliniyor.

Harvard Tıp Fakültesi’nden çevre bilimci Prof. Dr. Bess Dawson-Hughes, “Granitik kayalar, okyanus tabanında nadirdir. Bu, bir zamanlar burada bir kıtanın battığını veya erozyona uğradığını düşündürüyor” dedi.

Araştırmalar, bu kayaların yaşını 180 ila 200 milyon yıl olarak belirledi; bu da Atlantis’ten çok daha eski bir döneme işaret ediyor.

Londra’daki King’s College’dan Prof. Dr. Tim Spector ise, “Atlantis romantik bir fikir, ama bu bulgular muhtemelen jeolojik bir bulmacanın parçası” diyerek temkinli bir yaklaşım sergiledi.

OKYANUSUN GEÇMİŞİNE DAİR YENİ BİR PENCERE

Bu keşif, Atlantik Okyanusu’nun oluşum tarihine dair yeni ipuçları sunuyor.

ABD’li jeolog Dr. Joy Bauer, “Bu kayalar, kıtaların nasıl ayrıldığını ve okyanusların nasıl şekillendiğini anlamamıza yardımcı olabilir” dedi.

Geological Society of America Bulletin’ın 2025 sayısında yer alan bir inceleme, bu tür mikro kıta kalıntılarının Atlantik’te daha önce de tespit edildiğini, ancak bu ölçekte bir bulgunun ilk kez ortaya çıktığını bildirdi.

Araştırmacılar, bu kayaların kökenini tam olarak anlamak için daha fazla deniz altı sondajı ve izotop analizi planlıyor.

UZMANLARDAN ÇAĞRI: DAHA FAZLA ARAŞTIRMA ŞART

Bulgunun Atlantis efsanesine mi yoksa tamamen farklı bir jeolojik geçmişe mi işaret ettiği henüz net değil.

Dr. Maureen Raymo, “Okyanus tabanını daha detaylı haritalandırmalıyız. Bu, yalnızca bir başlangıç” dedi.

Dr. Robin Cocks ise, “Efsaneler bir yana, bu keşif Dünya’nın milyonlarca yıllık hikayesini yeniden yazabilir” diyerek bilimsel heyecanı vurguladı.

Araştırma ekibi, 2026’da daha geniş bir ekspedisyonla bölgeyi incelemeyi hedefliyor.

OKYANUSUN DERİNLİKLERİNDE YATAN GERÇEK

Atlantik Okyanusu’nun derinliklerinden gelen bu kaya oluşumları, hem bilim insanlarını hem de hayal gücünü harekete geçiriyor.

Bilimsel veriler ve uzman görüşleri, bu sorunun cevabını bulmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu gösterdi.

admin